MEDYA FATMAGÜL’ÜN ALTINDA KALDI
Fatmagül’ün Suçu Ne dizisinin etrafında koparılan fırtına dinecek gibi görünmüyor. Diziyle ilgili gün geçmiyor ki flaş haberler yapılmasın. Çoğu haberin yine tecavüz sahnesiyle ilişkilendirilerek verilmesi, aslında medyanın huyundan bir türlü vazgeçmediğinin, vazgeçemediğinin açık bir kanıtı.Çünkü, maalesef medya, aksini yansıtmaya çalışsa da film veya dizilerdeki tecavüz haberlerini çok seviyor. Her şeyden önce bu konuya reyting/tiraj açısından yaklaştığı için de çelişkiye düşmekten kurtulamıyor. Bir taraftan ‘dizi tecavüzü magazinleştirip, basitleştirdi’ derken, diğer yanda pazarlarda Fatmagül’ün donlarının satıldığını ve şişme bebeklerinin yakında piyasaya çıkacağının haberini yapıyor.
Ama bu sefer durum farklı. Ortaya çıkan sonucun çarpıcı özeti şu: Medya, Fatmagül olayında resmen çuvalladı. Tecavüz görüntülerinin şokunu(!) bir türlü atlatamadı. Bulduğu malzemeyi tepe tepe kullandıktan sonra bu malzemeden vazgeçmeyi beceremedi. Ve sonuçta koskoca anlı şanlı medyamız, Fatmagül’ün altında kalıp adeta dağıldı! Olay o kadar şirazesinden çıktı ki Ay Yapım, sonunda dizisini yaptığı bir yazılı açıklamayla savunmak zorunda kaldı. Yapılan açıklamada diziye haksızlık yapıldığı ve diziye karşı yürütülen bir nevi linç girişiminin maksatlı olduğuna yer verildi. Sözkonusu açıklama, Günaydın’ın etkili kalemi Mevlüt Tezel’in “Kanal D Fatmagül’ü neden kaldırmalı?” başlıklı yazısına da cevap niteliği taşıyordu.Peki, Mevlüt Tezel, dizinin kaldırılmasını istemekte haklı mı? Olayı bu noktaya getiren Fatmagül’ün Suçu Ne dizinin yapımcısı Ay Yapım mı? Tabii ki değil. En azından büyük oranda değil.İşi çığırından çıkaran, medyanın ta kendisidir. Suç, “tecavüz” konulu konseptlere karşı kabaran iştahı bir türlü geçmeyen medyamızındır. Ay Yapım’a yapılacak eleştiri şu olabilir. Vedat Türkali’ye ait olan senaryoda belirleyici bir etkisi olan tecavüz sahnesi, en azından TV’de biraz daha geçiştirilerek çekilebilirdi. Daha sembolik bir anlatımla yetinilebilirdi. Böylelikle suistimallerin önüne biraz daha geçilmiş olurdu. Yine, Mevlüt Tezel, bir yazısında tecavüz sahnelerinin gediklileri Nuri Alço ve Tecavüzcü Coşkun’a halkın ilgisinin ve sempatisinin sorgulanması gerektiğini yazmıştı. Tezel’in söyledikleri yanlış değil, ama eksik.Bence medya da tecavüz sahnelerinin iki figürünü en az halk kadar seviyor. Yalan mı?
KAYNAK : HABERLER.COM